No exact translation found for ليلة الإسراء
Translate Turkish Arabic ليلة الإسراء
Turkish
Arabic
related Results
-
arife (n.)more ...
-
akşam (n.)more ...
-
gece (n.)more ...
-
gala (n.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
geceleyin (adv.)more ...
Examples
-
Bu, Miraç olarak bilinen yolculuktur.ليلــة الإســراء والمعـــراج
-
Sakın onun ( Musa ' ya ) ulaşmasından kuşkuya düşme . Onu İsrail oğullarına yol gösterici yaptık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Andolsun , Biz Musa ’ ya kitabı vermiştik ; böylece sen ona kavuşmaktan kuşku içinde olma . Biz onu İsrailoğulları ' na bir yol gösterici kılmıştık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
And olsun ki Musa ' ya Kitap verdik ; Sakın sen ona kavuşacağından şüphe etme . Musa ' ya verdiğimizi İsrailoğullarına doğruluk rehberi kıldık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Ve andolsun ki Musa ' ya da kitap vermiştik , ona kavuşacağında şüphen olmasın ve biz , İsrailoğullarına o kitabı , doğru yolu gösteren bir rehber yapmıştık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Böyleyken sen ona kavuşacağından kuşkuda olma ! Biz onu İsrailoğullarına bir kılavuz yapmıştık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Andolsun biz Musa ' ya Kitap verdik , - ( Resulüm ! ) sen ona kavuşacağından şüphe etme- ve onu İsrailoğullarına hidayet rehberi kıldık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Şimdi de sen ona ( öyle bir kitaba ) kavuşmaktan şüphe içinde olma . Biz onu İsrailoğullarına doğru yolu göstren bir rehber kılmıştık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Şu bir gerçektir ki , sana verdiğimiz gibi Mûsâ ' ya da kitap vermiş , sana vahyettiğimiz gibi ona da vahyetmiştik.Dolayısıyla onun da böyle bir vahiy aldığından hiç tereddüdün olmasın.Biz ona verdiğimiz kitabı , İsrailoğullarına rehber kıldık.Onlar sabrettiği ve âyetlerimize kesin olarak inandıkları müddetçe , Biz , emir ve irşadımızla onlardan doğru yolu gösteren önderler tayin ettik . [ 17,2 ]« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .
-
Musa ' ya kitabı verdik ; bu konuda hiçbir kuşkun olmasın . Onu İsrail oğulları için bir rehber yaptık .« ولقد آتينا موسى الكتاب » التوراة « فلا تكن في مِريةٍ » شكٍ « من لقائه » وقد التقيا ليلة الإسراء « وجعلناهُ » أي موسى أو الكتاب « هدىً » هاديا « لبني إسرائيل » .